Sizin nasıl bir standardınız var? Hiç düşündünüz mü?
Küçük bir çocuk sizce dünyanın en iyi satranç oyuncusu olabilir mi? Evet.
Peki ya aynı çocuk Messi olabilir mi? Cevap yine evet.
Yataktan kalkış stilinizden yemeği ne sıklıkta ve ne sürede yediğinize, gün boyunca dikkatinizi nereye verdiğinizden uyku saatinize kadar her şey aslında standartlardan oluşur.
İster bir şirketi yönetiyor olun isterse bir takımı, standartlar sizin başarı kapasitenizi ve nasıl ilerleyeceğinizi belirler.
Bir garson olduğunuzu düşünün. Dünyanın en iyi garsonu olabilir misiniz? Evet .
Peki dünyanın en iyi kuaförü? Cevap yine aynı, evet.
Ya dünyanın en başarılı futbol takımı? Evet.
Peki soru şu, nasıl? Cevap basit, ama kolay değil.
Ronaldo’nun nasıl bir standardı var biliyor musunuz? Belki şimdi görebilirsiniz,ama asıl olan ilk başlangıçta yani bu başarıya gelmedenki durumuna bakmanız gerekir. Bu epey çalışma gerekir, biyografi, maçlar, takım performansı, stili, davranışları, düşünceleri vs ama merak etmeyin bu çalışmayı yaptık vakitten kazanmanız için. Bu makale de buna değiniyor aslında, tabii resmin sadece ufak bir kısmı.
Ronaldo’nun başarısı ile Arnold Schwarzenegger'in ve Michael Phelps’in başarısı arasında muazzam benzerlikler var. Hatta Messi ve Barselona’nınkinde de…
Hadi bakalım. Örneğin Michael Phelps'e.
Michael Phelps’in nasıl bir standardı var biliyor musunuz? Hiç merak ettiniz mi bu adam nasıl oluyor da dünyanın en iyi sporcularından biri oluyor. Dikkat dağınıklığı sorunu olan bir çocuk nasıl oluyor da dünyanın en iyi konsantre olan yüzücüsü oluyor?
Hiç dikkat ettiniz mi havuza yarış öncesi Phelps nasıl geliyor? Kulağında müzik ile. Neden peki? Çapalama yapıyor. Yani zihinsel olarak hazır hale gelmek için daha önce bildiği bir uyaranı kendisiyle birleştiriyor. Bunun dışında kullandığı onlarca teknik var, hayalleme, sıralama, adım adım, bilinçli pratik gibi belki de pek az kişinin bildiği teknikler. Bu durumda başarısı tesadüften daha başka bir durum oluyor. Burada hepsine değinemeyiz ama bilin ki bunların hepsi faktör. Bu faktörler yüzlerce ama birleşince 1 tam ediyor. Yani 1 tam performans. Messi performansı, Phelps performansı.
.
Bir yüzücünün günde 1 veya hatta 2 çalışma turuna anormal fazla, imkansız diye bakılırken Phelps günde 3 çalışma turu yapardı. Standardı başarısını belirleyen en önemli faktördü.
Doğum gününde Phelps nerede? Havuzda. Yılbaşı? Havuzda. Önemli günler? Yine aynı yerde…
En önemli rakibinin posteri soyunma odasında dururdu, tam da giyinme dolabının önünde. Neden peki? Duygusal bağlanma.
Beslenmesinde ve uykusunda nasıldı? Sıradışı derecede düzenli. Neden? Standartları böyle.
Duygusal olarak nasıl hazırlanırdı? Kazanmaya veya öğrenmeye odaklı. Sonuç; her türlü önde olurdu.
Yarıştan bir gün önce neler yapardı? Peki ya 2 gün önce? Peki ya 3 gün önce? Peki ya 1 hafta önce, 1 ay önce? 1 yıl önce? 10 yıl önce? Nasıl da uzadı dediniz değil mi? Evet cevap basit ama kolay değil işte. Bunların hepsinde bakmak lazım.
Bunların hepsi aslında standartlar. Ve tabii ki bunu destekleyen ritüeller.
Bu arada hep ‘’çok çalış başarı gelir’’ denmesine rağmen merak edip sorarsınız günde 14-15 saat çalışıp hala çok geride kalanlar var, çok çalışanların dünya çapında başarılı olamamasının da nedenlerinden biri de tam da bu. Formül eksik. Standartlar ve ritüeller her alanda değişir, bu nedenle bulunduğunuz sektör veya alanda o standartları ve ritüelleri siz belirlersiniz. Başarı, mekaniktir. Ancak bu mekaniğin içinde psikolojik ve duygusal faktörler vardır. Bunun adı ise başarı bilimidir. Yani başarı sadece çok çalışmak ya da azim değil, aynen bir bilim adamı gibi deneme yanılma kadar testi de getirir. Bu testleri belirleyen şey ise standartlar ve ritüellerdir. Eğer böyle olmasaydı bugün Michael Phelps Olimpiyatlarda sadece yarışan ama bu çapta tanınmayan biri olarak kalırdı.
Neden dünya çapında başarılı bir marka, firma veya takım yaratmak bu kadar zor geliyor? Aslında formül basit ama basit olması kolay olması anlamına gelmiyor. Steve Jobs’un 2007’de iPhone lansmanı yaptığında sektörde kimler vardı ve şimdi kimler var? Ve bu firma bir bilgisayar üreticisi. Peki nasıl oluyor? Eee, başarı bir bilim, bu bilimi bilen ve çözen de az sayıdaki efsaneler. Bu efsanelerin de standartları var. Basit ama kolay değil.
Başarı, onu en çok isteyene değil, onu en çok hak edene gider.
Comments